Irak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı

Irak ve Şam İslam Devleti'nin petrol üretimi ve kaçakçılığı, Irak ve Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) Suriye ve Irak'ta yer alan petrol rafinelerinde petrol üretmesi ve bunları dış ülkelere satmasıdır.

Petrol üretimi ve kaçakçılığı, IŞİD'in en büyük gelir kaynakları arasında gösterilir. Bu ürün bazı kaynaklarda "kara bayrağı besleyen kara altın" olarak da adlandırılmıştır. IŞİD kontrolü altındaki sahalardan elde edilen petrol, çoğunlukla kendi bölgeleri içerisinde dağıtılmakta, ancak pazar fiyatlarının altından çevre devletlere de kaçırılmaktadır. Ham petrolden üretilen petrol ve mazot gibi ürünler IŞİD kontrolü altındaki bölgelerin ekonomisinin temel taşı niteliğindedir. Mazot da birçok elektrik jeneratörünün güç kaynağı durumundadır.

Irak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı
ABD Hava Kuvvetleri'ne bağlı uçakların IŞİD kontrolündeki bir petrol rafinerisine hava saldırısı, Eylül 2014

IŞİD'in petrol kaçakçılığından toplamda 750 milyon dolar gelir elde elde ettiği bildirildi.

IŞİD için bir gelir kaynağı olarak petrol

IŞİD'in petrol faaliyetlerinden elde ettiği gelire ilişkin tahminler değişkenlik göstermektedir. 2014 yılında Dubai'de bulunan enerji analistleri, örgütün Irak ve Suriye üretiminden elde ettiği toplam geliri günde $3 milyon olarak belirlemiştir. Ekim 2015 tarihli bir tahminde ise,[kim?] üretimin günde 34 bin ila 40 bin varil olduğu ve varillerin $20 ila $45 karşılığında satılarak ayda $40 milyon gelir elde edildiği kaydedilmiştir. 2015'te yayımlanan diğer raporlarda da IŞİD'in petrol ve petrol ürünlerinin satışından günde $1,1 ila $1,5 milyon elde ettiği kaydedilmiştir. Ancak bu tahminlerin 2015 sonunda IŞİD karşıtı güçlerin yaptığı ve petrol üretimi ile dağıtımını hedef alan hava saldırıları nedeniyle revize edilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, Mart 2016'da yapılan bir tahminde aylık gelirin $20 milyon düzeyinde olduğu ifade edilmiştir.

Aşağıdaki tablo, Aralık 2015'te IŞİD'in kontrolü altındaki önemli petrol sahalarındaki petrol üretim miktarını ve fiyatını göstermektedir.

Petrol sahaları Üretim hızı (gün başına varil sayısı) Varil fiyatı
al-Tanak 11,000-12.000 40 $
al-Omar 6.000-9.000 45 $
al-Jabseh 2.500-3.000 30 $
al-Tabqa 1.500-1.800 20 $
al-Kharata 1.000 30 $
al-Shoula 650-800 30 $
Deiro 600-1.000 30 $
al-Taim 400-600 40 $
al-Rashid 200-300 25 $

IŞİD kontrolü altındaki petrol sahaları

IŞİD, 2013 yılında petrol faaliyetlerini Suriye'nin kuzeyinden doğusuna kaydırmıştır Deyrizor bölgesindeki sahalar arasında al-Omar, the Deiro ve al-Tanak sahaları bulunurken, bölge dışında ise al-Jabsah ve al Tabqa sahaları bulunmaktadır. Deyrizor petrol sahası, günde 34 bin ila 40 bin varil üretmektedir. al-Omar ve al-Tanak sahaları ise, verimli petrol sahalarına sahiptir. Petrolün kalitesi, satılan varillerin birim fiyatını belirlemekte ve fiyatlar $25 ila $40 arasında değişkenlik göstermektedir. al-Omar'ın petrolü pahalıdır ve varil başı fiyatı $45 düzeyindedir.

IŞİD, 2014'te Musul'u aldığında Irak'taki Ajil ve Allas petrol sahalarını da ele geçirmiştir. Bu sahalar daha sonra Irak ordusu tarafından geri alınmıştır. Ayrıca Irak'ın kuzeyindeki Qayyarah petrol sahası da IŞİD kontrolündedir ve günde 8.000 varil ağır ham petrol üretmektedir. Tikrit'in kuzeyindeki Ajil ile Himiran da Irak'taki önemli IŞİD sahaları arasındadır. IŞİD, petrol üretim sahalarının yönetimi için mühendisler ve uzman personel tahsis etmiştir. Petrol üretimi, üst yönetim tarafından merkezi olarak kontrol edilmektedir. Ebu Sayyaf, 2015 yılındaki ölümüne kadar petrol üretiminin "emir"i veya tepe amiri olarak görev yapmış, 200'ün üzerinde petrol kuyusundaki üretimin kontrolünü üstlenmiştir.

Eylül 2016 sonlarında, bir Kürt medya kuruluşu olan Rudaw, Irak ordusunun Şargat ve Qayyarah'ı geri alması sonrasında IŞİD'in artık Irak'ta herhangi bir petrol sahasının kontrolüne sahip olmadığını bildirmiştir.

Yerel dağıtım

IŞİD, satışını pompa başında gerçekleştirmekte ve genellikle Suriye ve Irak'tan bağımsız tüccarlara satış yapmaktadır. Ek olarak, IŞİD, dağıtım sistemindeki petrolü vergilendirmektedir. Toplam 1.000 dağıtım kamyonundan oluşan bir filoya sahip oldukları tahmin edilmektedir. Hammaddeler petrol ve mazot üretimi için yerel rafinerilere getirilmektedir. Birçok "rafineri", aslında yol kenarlarına yayılmış olan gelişmemiş nitelikteki ocaklardan ibarettir. Bu petrol ürünlerinin çoğunluğu, Suriye ve Irak'taki IŞİD kontrolü altında olan alanlarda tüccarlar tarafından satılmaktadır. Kuzey Suriye'deki isyancıların elindeki bölgeler de petrolünü IŞİD'den almaktadır.

IŞİD'in Irak ve Suriye şehirlerinde çeşitli pazarları bulunmaktadır. En büyük IŞİD petrol pazarları arasında Menbic, el-Bab ve el-Kaym sayılabilir.

Petrol kaçakçılığı

Hâlihazırda Saddam Hüseyin’in 1990'lı yıllarda yaptırımları delerek uyguladığı kaçakçılıktan sonra, bölgede bir kaçakçılık ağı kurulmuştur. Bu kapsamda Suriye’de üretilen petrolün Türkiye, Ürdün, Irak ve İran’a kaçak olarak satılması kârlı görülmektedir. 2014 yılında The Guardian’ın yayımlamış olduğu raporda, Iraklı yetkililer ve bölgede faaliyet gösteren kaçakçıların yolsuzluk ve rüşvetin IŞİD petrolünün çevreye taşınmasını kolaylaştırdığı ifadelerine yer verilmiştir.

2015 yılının Kasım ayında Rusya ile Türkiye arasında yaşanan Rus Suhoy Su-24 uçağının düşürülmesi olayının ardından Rusya Başbakanı Dmitri Medvedev, bazı Türk yetkililerin IŞİD petrollerinin pazarlanmasıyla mali açıdan doğrudan ilgilerinin olduğuna dair bilgilerinin olduğunu iddia etmiş, sonrasında bu iddia Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yalanlanmıştır. Devlet Başkanı Vladimir Putin ise gece gündüz çalışan petrol tankerlerini "canlı petrol boruları" olarak tanımlayarak, petrol kaçakçılığının ticari boyuta ulaştığını ileri sürdü. Mart ayında RT'nin yayımlamış olduğu belgeselde IŞİD'den kurtarılan bölgelerde bulunan belgeler ve tanıkların beyanları yayımlanmış ve IŞİD'in petrol üretimi ve Türkiye arasında bir bağ olduğu öne sürülmüştür. Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu, Rusya Savunma Bakanlığı'nın petrol ticareti iddialarına dair kanıt olarak sunduğu belgeler için, "Soğuk Savaş döneminde Sovyet propaganda makinesi vardı. Her gün değişik yalanlar üretir, önce kendileri inanır sonra da dünyanın inanmasını beklerlerdi. Bunlar, "Pravda yalanları, palavraları" diye anılırdı.. Bu Sovyetik propaganda makinesinin yalanlarına kimse itibar etmez" ifadelerini kullandı.

Bu süreçte Amerikalı yetkililer Türkiye üzerinden yapılan kaçakçılığın az bir miktar olduğu ve ekonomik açıdan bunun önemsiz olduğunu açıklamışlardır. ABD Hazine Müsteşarlığı bünyesindeki Terörizm ve Mali İstihbarat Sekreterliği görevlisi Adam Szubin’e göre IŞİD kontrolündeki alanlardan gönderilen petrolün büyük kısmı Suriye hükûmetinin kontrolü altındaki bölgelere sevk edilmektedir. Aralık 2015'te Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Julie Mason, "Türk hükümetinin petrol kaçırmak için IŞİD'le işbirliği yaptığı iddiasını reddediyoruz. Böyle bir suçlamayı destekleyen hiçbir kanıt görmedik" ifadelerini kullandı. Ayrıca ABD öncülüğündeki koalisyonun IŞİD'e karşı yürüttüğü Birleşik Ortak Görev Gücü-Doğal Kararlılık Harekâtı Sözcüsü Steve Warren, IŞİD'in Türkiye'ye petrol sattığı veya Türkiye'nin IŞİD'den petrol aldığı iddialarını saçma sapan ve gülünç bulduklarını söyledi. 2016 sonunda Türk televizyon kanalı NTV'de yayınlanan röportajında "Hükümetlerimiz birlikte çalıştıkça, başta olmasından endişe duyduğumuz şekilde ve boyutta bir kaçakçılık faaliyetlerinin artık yaşanmadığını tespit ettik" şeklinde konuşan ABD büyükelçisi John R. Bass, yazılı bir açıklama ile Türk hükûmetinin IŞİD ile petrol kaçakçılığı ortaklığında olduğuna dair açıklamaları reddetti.

Eylül 2014'te Amerika Birleşik Devletleri Senatosunda yapılan bir oturumda senatörlerin sorularını yanıtlayan dönemin Dışişleri Bakanı John Kerry, örgütün kaçak petrol satışı ile gelir elde ettiğini belirtti ve bu petrolün nereye satıldığına yönelik soruya "Belli ki Suriye'nin sınırı olan ülkelere. Ya Türkiye'ye ya Lübnan'a ya da daha güneye." yanıtını verdi. Bir hafta sonra Birleşmiş Milletler zirvesi için New York'ta Kerry ile görüşen Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade etti ve kanıt istedi. Aralık 2014'te CIA, Kilis'te petrol depolama alanı olduğunu iddia ettiği bir binaya ait koordinatların yer aldığı bir belgeyi Türk yetkililere gönderdi. Millî İstihbarat Teşkilatı (MİT) bunun üzerine inceleme başlattı ve binanın Kilis Belediyesine ait bir asfalt şantiyesi olduğunu tespit etti. 2016'da Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığından bir yetkili bunun ortaya çıkmasından sonra John Kerry'nin Çavuşoğlu'ndan özür dilediğini, CIA'in ise Türkiye'den yazılı özür dilediğini açıkladı.

Arap, İran ve Rusya medyasında çıkan çeşitli haberlere göre, Kürt ve Türk kaçakçıların Suriye ve Irak'taki IŞİD kontrolündeki topraklardan petrol alıp İsrail'e sattıkları iddia edildi. Bu komplo teorilerine göre kaçak petrol, İsrail ve Türk bayilerince fiyatlandırılmak üzere Zaho'ya gelmekte, daha sonra Silopi üzerinden Irak Kürt Bölgesel Yönetiminde çıkarılan petrol gibi gösterilerek Türkiye limanlarına getirilip gemilerle İsrail'e gönderilmektedir. İsrail Savunma Bakanı Moşe Ya'alon, Ocak 2016'daki Yunanistan ziyareti sırasında, "..bildiğiniz gibi DAEŞ petrolden elde ettiği Türk parasını çok uzun zamandır kullanıyor. Umarım bu kısa sürede son bulur" iddiasında bulundu. İran Alınan Kararların Uygunluğu Konseyi sekreteri Muhsin Rezai IŞİD'den Türkiye'ye petrol sevkiyatının yapıldığına dair ellerinde bilgiler olduğunu belirtti.

Kaçakçılık yöntemleri

Irak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı 
Kerkük-Ceyhan boru hattı

IŞİD’in kaçak petrolü bölgesinden farklı şekillerde çıkarabileceği düşünülmektedir. Erbil'deki üst düzey yetkililer kaçak petrolün tırlarla kimi zaman Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nde çıkan petrol ile karıştırılarak Türkiye’ye transfer edildiğini, işlenmesi sonucunda yine ülke içinde kullanıldığını, diğer ülkelere sevk edilmek için ise Ceyhan ya da Dörtyol Limanlarına gönderildiğini iddia etti. Ayrıca kaçak petrolün, Avrupa veya Amerika menşeli yasal petrol üreticisi firmaların komisyoncuları aracılığıyla Türkiye üzerinden boru hatlarıyla sevk edildiği de iddialar arasındadır. Diğer bir iddiada ise kaçak petrol Kuzey Irak’taki komisyonculara satılmakta, Kerkük-Ceyhan Boru Hattı üzerindeki bulunan besleme noktalarından meşru petrolle karıştırılmaktadır. Doğal olarak işlenmeye giden bu karışım petrolün kökeni bilinememekte, beklenen Kürt petrolü olduğu ileri sürüldü.

Bir başka kaçakçılık yönteminin ise petrolün Ürdün topraklarına taşınması olduğu iddia edilmektedir. Kaçak petrol bölgedeki önemli kaçakçılık merkezlerinden olan Al-Anbar üzerinden Ürdün’e gönderilmektedir. Saddam Hüseyin döneminde Irak İstihbarat Teşkilatı Görevlisi olan petrol kaçakçısı Sami Khalaf yaptığı açıklamada “26 ila 28 ton kapasiteli tankerleri 4.200 Dolara alarak Ürdün’de 15.000 Dolara satıyoruz. Her kaçakçı haftada sekiz tanker götürüyor, ayrıca sınırdaki her kontrol noktasına da 650 Dolar rüşvet veriyor.” iddiasında bulunmuştur. 2017 yılının Ocak ayında Amerikan yetkililer Esad hükûmetine satılan petrol ve doğal gazın, IŞİD’in ana gelir kaynağı hâline geldiği iddiasında bulunmuş, önceleri Türkiye ve Irak’a giden tırların Suriye hükûmeti kontrolünde bulunan bölgeye gönderildiğini belirtmişlerdir.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

Konuyla ilgili yayınlar

Dış bağlantılar

Tags:

Irak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı IŞİD için bir gelir kaynağı olarak petrolIrak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı IŞİD kontrolü altındaki petrol sahalarıIrak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı Yerel dağıtımIrak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı Petrol kaçakçılığıIrak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı Ayrıca bakınızIrak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı KaynakçaIrak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı Konuyla ilgili yayınlarIrak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve Kaçakçılığı Dış bağlantılarIrak Ve Şam İslam Devleti'nin Petrol Üretimi Ve KaçakçılığıIrakIrak ve Şam İslam DevletiMazotPetrolPetrol rafinerisiSuriye

🔥 Trending searches on Wiki Türkçe:

Müjde Uzmanİlk Müslümanlar listesiİsaCemal EnginyurtKenan EvrenGalatasaray (futbol takımı)Ali KuşçuFatih ErbakanAnneler GünüAfra SaraçoğluII. MuradAşka Tövbe (film, 1968)Celâlî isyanlarıBaykar Bayraktar Akıncı1991 Türkiye genel seçimleriİzmirVatan Partisi (2015)SivasPervin BuldanSivassporBurak YılmazCelâl Şengörİkinci Doğu Göktürk KağanlığıHaydar AliyevCumhur İttifakıKütüb-i SitteCem UzanKurtlar Vadisi (dizi)LGBTI. Süleyman'ın seferleri listesiAristotelesEkrem İmamoğluBaşak DemirtaşMuhsin YazıcıoğluXNXXRecep Tayyip ErdoğanTürkiye'deki bakanlıklarUEFA Şampiyonlar LigiBalkan SavaşlarıOy pusulasıSoyadı KanunuYouTube erişiminin engellenmesiFalih Rıfkı AtayTevhîd-i Tedrîsât KanunuFerdi Kadıoğluİsfendiyar BeyAkkuyu Nükleer Güç SantraliYunan mitolojisiMeral AkşenerAbdulhamid DibeybeTürk Silahlı Kuvvetleri'nde askerî rütbelerHücre bölünmesiAmasya GenelgesiİstanbulSadullah ErginTürkiye Büyük Millet MeclisiKuvâ-yi MilliyeDilber AyDünya Veteriner Hekimler Günüİstanbul'da 2018 Türkiye cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleriSüleymancılarArzum OnanOmurgasızlarİYİ PartiTürk Devletleri TeşkilatıSelahattin DemirtaşMemleket PartisiFadıl Akgündüz2018 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimi için yapılan anketlerProteinNamık KemalOrta oyunuII. Dünya Savaşı konferanslarıCelâl BayarKuvvetler ayrılığıÇağdaş Türk şairler listesi🡆 More