United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu

United Airlines'ın 93 sefer sayılı uçuşu, Amerika Birleşik Devletleri'nde tarifeli iç hat yolcu uçuşu gerçekleştirirken dört el-Kaide üyesi tarafından 11 Eylül saldırılarının bir parçası olarak kaçırılan yolcu uçuşudur.

United Airlines'a ait bir Boeing 757-222 tipi uçak ile New Jersey'deki Newark Uluslararası Havalimanı'ndan Kaliforniya'daki San Francisco Uluslararası Havalimanı'na tarifeli rutin sabah uçuşu gerçekleştiriliyordu. Uçak; korsanlarca kaçırıldıktan sonra yolcuların ve mürettebatın kontrolü korsanların elinden almaya çalışması esnasında Pensilvanya'ya bağlı Somerset County'de bir araziye düştü. Dört korsan da dahil olmak üzere uçakta bulunan 44 kişinin tamamı öldü.

United Airlines'ın 93 sefer sayılı uçuşu
United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu
Uçağın, 11 Eylül 2001 günü izlediği rotayı gösteren harita
Özet
Tarih11 Eylül 2001
BölgeStonycreek, Somerset, Pensilvanya, Amerika Birleşik Devletleri
Koordinatlar40°03′04″K 78°54′17″B / 40.05111°K 78.90472°B / 40.05111; -78.90472
Hava taşıtı
United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu
N591UA kaçırılmadan üç gün önce, 8 Eylül 2001'de taksi yaparken
KalkışNewark Uluslararası Havalimanı (EWR)
DestinasyonSan Francisco Uluslararası Havalimanı (SFO)
Yolcu sayısı37 (4 hava korsanı dahil)
Mürettebat7
Ölü sayısı44 (4 hava korsanı dahil)
Kurtulanlar0
Hava taşıtı modeliBoeing 757-222
İşletmeciUnited Airlines
Sefer sayısıUA93
Kuyruk numarasıN591UA

Dört korsan kalkıştan 46 dakika sonra uçağın kokpitine baskın düzenledi. Kaptan ve yardımcı pilot ile aralarında yaşanan arbede telsiz aracığıyla hava trafik kontrolörü tarafından duyuldu. Pilotaj eğitimi almış olan korsan Ziyad Cerrah, uçağın kontrolünü ele aldı ve uçağı ABD'nin doğu kıyısına, başkent Washington, DC'ye yönlendirdi. Saldırılarda kilit rol oynadıkları kabul edilen Halid Şeyh Muhammed ve Remzi bin eş-Şeybe, uçağın çarptırılması amaçlanan hedefin Amerikan Kongre Binası olduğunu söyledi ancak hedef kesin olarak belirlenemedi.

Uçakta bulunan birkaç yolcu ve uçuş görevlisi telefon görüşmeleri yaparak kaçırılan başka uçaklar tarafından New York'taki Dünya Ticaret Merkezi'ne ve Virginia, Arlington County'deki Pentagon'a intihar saldırılarının gerçekleştirildiğini öğrendi. Yolcuların çoğu bunun ardından uçağın kontrolünü korsanlardan geri almaya çalıştı. Mücadele sırasında hava korsanları, uçağın kontrolünü bırakmak yerine uçağı Pittsburgh'un yaklaşık 65 mi (105 km) güneydoğusunda ve Washington, DC'nin 130 mi (210 km) kuzeybatısındaki, Stonycreek Kasabası'nda bulunan bir maden ocağının yakınındaki araziye düşürdüler. Birkaç bölge sakini uçağın yere çarpmasına tanıklık etti ve haber ajansları olayı bir saat içinde bildirmeye başladı.

United Airlines'ın 93 sefer sayılı uçuşu, 11 Eylül saldırıları sırasında kaçırılan dört uçak arasından (diğerleri American Airlines'ın 11 sefer sayılı uçuşu, American Airlines'ın 77 sefer sayılı uçuşu ve United Airlines'ın 175 sefer sayılı uçuşu olmak üzere) amaçlanan hedefine ulaşamayan tek uçaktır. Uçağın düşüşünden kısa bir süre sonra kaza mahallinin yakınlarında geçici bir anıt inşa edildi. Kalıcı olan 93 Sefer Sayılı Uçuş Ulusal Anıtı'nın inşası 10 Eylül 2011'de tamamlandı ve tamamlanmasından tam olarak dört yıl sonra bir ziyaretçi merkezi açıldı.

Uçuş

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
Bir ABD bayrağı, saldırının anısına United 93'ün kalkış kapısı olan Newark Liberty Uluslararası Havalimanının A Terminalinin 17 numaralı kapısı üzerinde dalgalanıyor.

11 Eylül 2001 günü dört hava korsanı, biletini daha önce aldıkları Newark Uluslararası Havalimanı'ndan San Francisco Uluslararası Havalimanı'na yapılacak United Airlines'ın 93 sefer sayılı uçuşu için saat 07.03 ile 07.39 (ET) arasında check-in yaptı. 07.03'te Nami ve Gamdi, 07.24'te Haznavi ve 07.39'da Cerrah check-in yaptı. Nami'nin iki, Haznavi'nin bir bagajı vardı. Gamdi ve Cerrah'ın bagajı yoktu. Haznavi, Bilgisayar Destekli Yolcu Ön Tarama Sistemi (CAPPS) tarafından ekstra inceleme için seçilen tek hava korsanıydı. Check-in sırasında alınan bagajı patlayıcılara karşı tarandı ve ardından uçağa yüklendi. Güvenlik kontrol noktasındaki personellerin hiçbiri korsanlarla ilgili olağandışı bir şey bildirmedi.

Dört korsan uçağa 7.39 ile 7.48 saatleri arasında bindi. Dördünün de birinci sınıf biletleri vardı. Haznavi ve Gamdi uçağa 07.39'da bindi ve sırasıyla 6B ve 3D numaralı koltuklara oturdular. Nami bir dakika sonra bindi ve 3C numaralı koltuğa oturdu. Cerrah, havalimanında bulunan bir umumi telefondan kız arkadaşı Aysel Şengün'ü arayarak "Seni seviyorum" sözlerini defalarca tekrarladı. Saat 07.48'de uçağa bindi ve 1B numaralı koltuğa oturdu. Uçak programın bir dakika gerisinde, 08.01'de A17 kapısından ayrıldı. Havalimanındaki yoğun trafik nedeniyle kalkışı saat 08.42'ye kadar gecikti. 93 sefer sayılı uçuş kalkış yaptığında; 11 sefer sayılı uçuşun Dünya Ticaret Merkezinin Kuzey Kulesi'ne çarpmasına dört dakika vardı, 175 sefer sayılı uçuş kaçırılıyordu, 77 sefer sayılı uçuş normal bir şekilde tırmanıştaydı ve kaçırılmasına dokuz dakika vardı. 175 sefer sayılı uçuşun Güney Kulesi'ne çarpmasından bir dakika önce 09.02'de, 93 sefer sayılı uçuş 35.000 ft (11.000 m) seyir irtifasına ulaştı.

Diğer uçaklarda saldırıların başlamasıyla birlikte hava trafik yetkilileri, Uçak İletişim Adresleme ve Raporlama Sistemi (ACARS) üzerinden uyarılar göndermeye başladı. United Uçuş Harekat Uzmanı Ed Ballinger, 175 sefer sayılı uçuşun Güney Kulesi'ne çarptığını öğrendikten sonra saat 09.19'da United Airlines uçuşlarına iki uçağın Dünya Ticaret Merkezine çarptığını bildiren ve kokpiti korumalarına dair mesajlar göndermeye başladı. Bu sırada ardımcı Pilot LeRoy Homer'in karısı Melody Homer Dünya Ticaret Merkezindeki olayları öğrendikten sonra, saat 09.22'de kocasına iyi olup olmadığını soran bir ACARS mesajı gönderdi. Ballinger ise uyarı mesajını 09.23'te 93 sefer sayılı uçuşa gönderdi. 93 sefer sayılı uçuş saat 09.24'te Ballinger'ın ACARS uyarısını aldı. Kaptan Jason Dahl saat 09.26'da Ballinger'dan son mesajını onaylamasını isteyen bir ACARS mesajı gönderdi. Ardından 09.27.25'te uçuş ekibi, hava trafik kontrolünden gelen rutin radyo çağrısına yanıt verdi. Bu, kaçırılmadan önce uçuş ekibinin yaptığı son iletişimdi.

Kaçırma

Kaçırma 09.28'de başladı. Bu ana kadar, 11 ve 175 sefer sayılı uçuşlar Dünya Ticaret Merkezi'ne çoktan çarpmıştı ve 77 sefer sayılı uçuşun Pentagon'a çarpmasına dokuz dakika vardı. Korsanlar büyük olasılıkla emniyet kemeri uyarısı kapatıldıktan ve kabin servisi başladıktan sonra saldırıya başladılar. Uçaktan arayan en az beş yolcunun ifadesine göre bıçak kullanıyorlardı. Aynı gün kaçırılan diğer uçuşlardaki korsanlar uçağı kaçırmak için otuz dakikadan az beklemişlerdi. Ancak 93 sefer sayılı uçuştaki korsanlar saldırıya başlamak 46 dakika beklediler. Neden saldırıya diğer uçuşlara kıyasla bu kadar geç başladıkları bilinmiyor. Kanıtlar, korsanların pilotlara en geç saat 9.28.05'te saldırdıklarını işaret etmektedir. Çünkü uçak bu noktada şiddetli bir dalış -otuz saniyede 680 ft (210 m)- gerçekleştirdi. Saat 09.28.17'de, uçak Cleveland kontrolörü ile civardaki uçak pilotları tarafından duyulan ve "olası bağrışmaların veya bir mücadelenin anlaşılmaz seslerinden" oluşan bir radyo çağrısı yaptı. Buna karşılık olarak bir Cleveland Hava Trafik Kontrolörü, "Biri Cleveland'ı mı aradı?" dedi ancak yanıt alamadı. Otuz beş saniye sonra, uçak başka bir radyo çağrısı yaptı. Her iki çağrıda da bir adam "Mayday! Mayday! Çık buradan! Çık buradan! Çık buradan!" diye bağırıyordu. Jason Dahl'ın karısı Sandy Dahl ve LeRoy Homer'ın karısı Melodie Homer kaseti dinlediğinde Melodie, bağıran adamı Yardımcı Pilot LeRoy Homer olarak tanımladı. Hava korsanları uçağı stabil bir hâle getirmeyi başarmadan önce uçak yarım dakika içinde 685 ft (209 m) alçaldı. Kaçırılan diğer üç uçuşun aksine 93 sefer sayılı uçuş, mayday çağrısı yapan tek uçaktı. Pilotlar, Dünya Ticaret Merkezi'ne yapılan saldırılar hakkında uyarıldıkları için muhtemelen kokpite zorla girilmesine karşı dikkatli davrandılar ve saldırıya uğradıklarında kasıtlı olarak mikrofonu açtılar, böylece mücadele sesleri yerdeki yetkililer tarafından duyulabildi. Cleveland Center hava trafik kontrolörü John Werth, bunun sadece bir yardım çağrısı değil, aynı zamanda bir uyarı olduğuna inanıyordu.

93 sefer sayılı uçuşun korsanların kontrolü altına girdiği kesin an asla belirlenemedi. Yetkililer, korsanlarının saat 09.28'de kokpite saldırdıklarını ve kabin ekibi ile yolcuların saldırıya müdahale etme olasılığını en aza indirmek için kokpite saldırmadan önce yolcuları ve kabin ekibini uçağın arkasına taşıdıklarına inanıyor. En az beş yolcunun telefon görüşmelerinde yalnızca üç hava korsanı gördüklerini söylemesi üzerine 9/11 Komisyonu, kokpit ele geçirilene ve yolcular uçağın arkasına götürülene kadar Cerrah'ın yerinde kaldığı ve bundan sonra uçuş kontrollerini devraldığına inanmaktadır.

Uçuş kayıtları, kokpitte en az iki korsanın olduğunu gösteriyor. Ziyad Cerrah pilot olarak tanımlandı ve diğer hava korsanına "Said" olarak seslendiği duyuldu, bu da uçuş simülasyonları ile eğitim almış olan Said el-Gamdi'nin Cerrah'a kontrollerde yardım ettiğini gösteriyor.

Son otuz dakikayı kaydeden kokpit ses kayıt cihazındaki kayıtlar, saat 09.31.57'de başladı. Bu anda, Cerrah'ın şunları söylediğini kaydetti: "Bayanlar ve baylar: kaptan burada. Lütfen oturun, oturmaya devam edin. Uçakta bir bombamız var. Oturun." Komisyon, Cerrah'ın yolculara bir anons yapmaya çalıştığını ancak yanlış düğmeye basarak Cleveland kontrolörlerine bir radyo çağrısı yaptığını düşünüyor. Muhammed Atta, 11 sefer sayılı uçuşta aynı hatayı yapmıştı. Kontrolör çağrıya "Cleveland merkez, anlaşılamıyor. Yavaşça tekrar söyle." şeklinde yanıt verdi.

CVR kayıtlarında birinci sınıf kabin görevlisi Debbie Welsh olduğu düşünülen bir kadının arka planda esir tutulduğu ve korsanlarla mücadele ederken ve "Lütfen, lütfen beni incitme..." diye yalvardığı duyuldu. Cerrah 09.35.09'da otopilotu uçağı doğuya yönlendirecek şekilde ayarladı. Uçak, 40.700 ft (12.400 m) irtifaya tırmandı ve hava trafik kontrolörleri birkaç uçağı hemen 93 sefer sayılı uçuşun önünden çekti. CVR kayıtlarında Kokpitteki kadının öldürülmeden veya başka bir şekilde susturulmadan önce "ölmek istemiyorum, ölmek istemiyorum" dediği ve ardından ardından korsanlardan birinin Arapça "Her şey yolunda. Bitirdim." dediği duyuldu.

09.39'da, 77 sefer sayılı uçuşun Pentagon'a çarpmasından iki dakika sonra, hava trafik kontrolörleri Cerrah'ın "Ah. Kaptan burada; Hepinizin oturmaya devam etmesini söylemek istiyorum. Uçakta bir bombamız var, havalimanına geri dönüyoruz ve taleplerimiz var. Bu yüzden lütfen sessiz olun." dediğini duydular. Bu, hava trafik kontrolörleri ile uçağın arasındaki son iletişimdi. Komisyona göre hava korsanları, 93 sefer sayılı uçuşa yapılan kokpite izinsiz giriş uyarısı ve New York saldırılarının bildirilmesini de içeren United Airlines'ın yaptığı kıtalararası uçuşlarının kokpitlerine gönderdiği mesajlardan Dünya Ticaret Merkezi'ne yapılan başarılı saldırıları öğrenmiş olabilirler. Yolcular ve mürettebat, GTE hava ve cep telefonlarını kullanarak saat 09.30'dan itibaren yetkililerle ve aile üyeleriyle telefon görüşmeleri yapmaya başladılar. Toplam 35 telefon görüşmesi gerçekleşti. On yolcu ve iki mürettebat; ailelerine, arkadaşlarına ve yerdeki diğer kişilere bağlantı kurarak bilgi sağlamayı başardı. En az iki kişi, hava korsanlarının yolcuların arama yaptığını bildiklerini ancak umursamadıklarını bildirdi. Pilot Cerrah'ın arama yapıldığından haberdar olup olmadığı ve korsanların neden arama yapılmasını umursamadıkları belirlenemedi. Telefon görüşmeleri esnasında yolcular pek çok bilgi aktardı: uçak kaçırılmıştı, korsanlar bıçak kullanıyorlardı ve bombaları vardı, korsanlar kokpite girmişti, korsanları kırmızı bandana takıyordu, yolcular uçağın arkasına gitmeye zorlandı, bir yolcu bıçaklandı (en az iki kişi tarafından bildirildi) ve kişi öldü (bir kişi tarafından bildirildi), iki kişi yerde yatıyordu ya da ölmüştü, muhtemelen kaptan ve yardımcı pilot ile bir uçuş görevlisi öldürülmüştü.

Tom Burnett, saat 09.30.32'de karısını arayarak birkaç telefon görüşmesi yaptı. Koltuğu 4. sırada olmasına rağmen aramayı 24. ve 25. sıradan yaptı. Burnett, uçakta bomba olduğunu söyleyen adamlar tarafından kaçırıldığını söyledi. Ayrıca bir yolcunun bıçaklandığını ve söyledikleri bombanın yolcuları kontrol etmek için bir yalan olduğuna inandığını söyledi. Telefon görüşmelerinin birinde karısı Burnett'i Dünya Ticaret Merkezi'ne yapılan saldırılardan haberdar etti ve Burnett bunun üzerine, korsanlar hakkında "uçağı düşürmekten bahsediyorlar. Aman Tanrım. Bu bir intihar saldırısı." dedi. Burnett saldırılar hakkında bilgi istemeye başladı, zaman zaman karısının dediklerini uçaktaki diğer kişiler anlatmak için sözünü kesiyordu. "Merak etme, bir şeyler yapacağız" diyerek aramayı sonlandırdı.

"Jack, cevapla tatlım, beni duyuyor musun? Tamam. Sadece uçakla ilgili küçük bir sorun olduğunu söylemek istiyorum. İyiyim. Tamamen iyiyim. Sadece seni ne kadar sevdiğimi söylemek istiyorum."
Hamile yolcu Lauren Grandcolas'ın saat 09.39.21 saatinde bıraktığı mesaj

Kim olduğu bilinmeyen bir uçuş görevlisi, 09.32.29'da United Airlines bakım tesisiyle iletişim kurmaya çalıştı. Çağrı 95 saniye sürdü; ancak çağrı isteği sırada olduğu için bu süre içerisinde kabul edilmedi. Uçuş görevlisi Sandra Bradshaw, 33. sıradan saat 09:35:40'ta bakım tesisini aradı. Uçağın, kabinde ve kokpitte bulunan ve bir uçuş görevlisini -muhtemelen Debbie Welsh'i- bıçaklayan bıçaklı adamlar tarafından kaçırıldığını söyledi. Mark Bingham 25. sıradan saat 09.37.03'te annesini aradı. Uçağın bomba taşıdığını iddia eden üç kişi tarafından kaçırıldığını söyledi. Jeremy Glick, 27. sıradan saat 09.37.41'de karısını aradı ve uçağın bıçak kullanan, kırmızı bandana giyen "İranlı" gibi gözüken üç koyu tenli adam tarafından kaçırıldığını söyledi. Glick'in araması, uçuşun sonuna kadar bağlı kaldı. Yolcuların, korsanlara karsı hücum edip etmeme konusunda oy kullandıklarını söyledi.

Doğu Kıyısı uçuşlarının hava trafik kontrol koordinatörü Alessandro "Sandy" Rogers, Herndon, Virginia'daki Federal Havacılık İdaresi (FAA) Herndon Komuta Merkezini 93 sefer sayılı uçuşun yanıt vermediği ve rotanın dışına çıktığı konusunda uyardı. Bundan bir dakika sonra, uçağın transponderı kapatıldı ancak Cleveland kontrolörü uçağı birincil radarda görmeye devam etti. Herndon Komuta Merkezi, 93 sefer sayılı uçuşla ilgili bilgileri FAA merkezine iletti.

Joseph DeLuca uçağın kaçırıldığını söylemek için 26. sıradan saat 09.43.03'te babasını aradı. Todd Beamer 32. sıradan saat 09.43.48'de karısını aramaya çalıştı ancak çağrı GTE telefon operatörü Lisa D. Jefferson'a yönlendirildi. Beamer, operatöre uçağın kaçırıldığını ve pilot olduğunu düşündüğü iki kişinin yerde ölü veya yaralı bir şekilde yattığını söyledi. Ayrıca korsanlardan birinin beline bomba gibi görünen kırmızı bir kuşak olduğunu söyledi. Korsanlar uçağı aniden güneye çevirdiğinde, Beamer kısa bir süre paniğe kapıldı ve "Düşüyoruz! Düşüyoruz!" diye bağırdı. Saat 09.40'ta korsanların sürekli olarak otomatik pilotta sorun yaşadıklarını ve otomatik pilotun ayarları ile oynadıklarını gösteren sesler vardı. Dahl, otomatik pilotu tekrar tekrar devre dışı bırakarak, Cerrah ile beraber uçağı kontrol etmeye uğraşmaya devam etti. Korsanlardan biri otomatik pilotu ayarlamak için kullanılan bir düğmeden bahsederek Arapça "Bu yeşil düğme mi?" diye sordu. Diğer korsan da "Evet, bu o." diyerek yanıtladı. Saat 09.41.56'da CVR, "anadili İngilizce, kısık sesle konuşan erkek" olarak tanımlanan, muhtemelen Dahl'ın sesini yakaladı. Adam inleyen bir ses tonuyla "Oh, adamım!" dedi. Bir korsanın muhtemelen Yardımcı Pilot Homer'dan bahsederek "Onları bilgilendir ve pilotla konuşmalarını söyle. Pilotu geri getir." dediği duyuldu, bu da Melodie'nin; Homer'ın kokpitten çıkarıldığı ve yerde yatan insanlardan biri olduğu ancak muhtemelen hala hayatta olduğu inancına yol açtı. San Francisco'daki bir United çalışanı saat 09.46'da uçağa bir ACARS mesajı gönderdi: "Olay raporunu duydum. Lütfen her şeyin normal olduğunu onaylayın." Linda Gronlund saat 09.46.05'te kız kardeşi Elsa Strong'u aradı ve ona uçakta bombalı adamlar olduğunu söyleyen bir mesaj bıraktı.

Uçuş görevlisi CeeCee Lyles, saat 09.47.57'de kocasını aradı ve uçağın kaçırıldığını söyleyen bir mesaj bıraktı. Marion Britton, saat 09:49:12''de arkadaşı Fred Fiumano'yu aradı. Uçuş görevlisi Sandra Bradshaw, saat 09.50.04'te kocasını aradı ve kocasına, korsanlara atmak için su ısıttığını söyledi. Yolcu Lauren Grandcolas, biri kalkıştan önce biri kaçırma sırasında olmak üzere kocasını iki kez aradı. Kocası iki aramasına da cevap vermedi. Daha sonra telefonunu Honor Elizabeth Wainio'ya uzattı. Wainio saat 09.53.43'te üvey annesini aradı ve dört buçuk dakika sonra "Gitmem gerek. Kokpite giriyorlar. Seni seviyorum." diyerek konuşmasını sonlandırdı. Cerrah, saat 09.55.11'de uçağı Washington, D.C.'ye yönlendirmek için Reagan Ulusal Havalimanı'ndaki VOR seyir yardımını aradı. Bradshaw telefonda kocasına "Herkes birinci sınıfa koşuyor. Gitmeliyim. Hoşça kal." dedi. Beamer, Jefferson'a grubun korsanların planlarını uygulamalarından önce korsanların üzerine atlamayı ve uçağı yere indirmeyi planladığını söyledi. Beamer, Jefferson'la birlikte Gerçek Dua'yı ve 23. Mezmur'u okudu ve diğerlerini de katılmaya teşvik etti. Beamer, Jefferson'a "Başaramazsam, lütfen ailemi ara ve onları ne kadar sevdiğimi söyle." dedi. Bundan sonra Jefferson boğuk sesler duydu ve Beamer "Hazır mısınız? Tamam. Hadi gidelim!" dedi. Bunlar Beamer'in Jefferson'a son sözleriydi.

Kaçırılması sırasında 93 sefer sayılı uçuş, Ontario Gölü üzerindeki bir mikro yerçekimi uçuşundan dönen bir NASA'ya ait bir KC-135'in normalde olması gereken 2.000 ft (610 m) yerine 1.000 ft (300 m) yakınından geçti. NASA pilotu Dominic Del Rosso, o sabah radyo telsizindeki sessizliğin ne kadar tuhaf olduğunu düşündüğünü söyledi.

Yolcu ayaklanması

"Hazır mısınız beyler? Tamam. Hadi gidelim!"

(İngilizce"Are you guys ready? Okay. Let's roll!")

Todd Beamer'in son sözleri operatör Lisa Jefferson tarafından duyuldu.

Yolcuların harekete geçip geçmeme konusunda oy vermelerinin ardından saat 09.57'de yolcu ayaklanması başladı. Bu ana kadar 77 sefer sayılı uçuş Pentagon'a, 11 ve 175 sefer sayılı uçuşlar ise Dünya Ticaret Merkezi kulelerine düşürülmüştü. Ayaklanma başladığında hava korsanları uçağa şiddetle manevra yaptırmaya başladı ve uçak Washington, DC rotasından çıktı. Kokpitteki hava korsanları 09.75.55'te ayaklanmanın farkına vardılar. Cerrah, "Bir şey mi var? Kavga mı?" diyerek bağırdı.

Edward Felt 09.58'de, uçağın arka tuvaletinde, bilgi almak için cep telefonuyla 9-1-1'i aradı. Çağrıya 911 memuru John Shaw tarafından cevap verildi ve Felt, çağrı kesilmeden önce kaçırma olayını anlatabildi. Birçok haber, (başlangıçta bir 9-1-1 süpervizörünün çağrıyı duyduktan sonraki açıklamasına dayanarak) Edward Felt'in bir patlama duyduğunu ve uçakta belirsiz bir yerden duman gördüğünü bildirdi. Bu haberler, daha sonra kaydı dinleyen Shaw ve Felt'in eşi Sandra tarafından desteklenmedi.

CeeCee Lyles, bir cep telefonundan kocasını bir kez daha aradı ve ona yolcuların zorla kokpite girdiklerini söyledi. Cerrah, yolcuların dengesini bozmak için uçağı sola ve sağa yatırmaya başladı. 09:58:57 kokpitte başka bir hava korsanına kapıdan bahsederek "Buraya girmek istiyorlar. Tut, içeriden tut. İçeriden tut. Tut." dedi. Cerrah, 09.59.52'de taktik değiştirdi ve saldırıyı engellemek için uçağın burnunu yukarı aşağı hareket ettirmeye başladı.

Kokpit ses kayıt cihazı; çarpma, bağırma ve cam ile tabakların kırılma seslerini yakaladı. Beş saniyelik bir süre içinde üç kez, kokpitin dışındaki bir hava korsanının haykırışları duyuldu, bu da kokpitin dışında nöbet tutan bir korsanın yolcular tarafından saldırıya uğradığını gösteriyor. Cerrah uçağı saat 10.00.03'te stabil hale getirdi. Beş saniye sonra "Öyle mi? Bitirelim mi?" dedi. Başka bir hava korsanı "Hayır. Henüz değil. Hepsi geldiğinde bitiririz." dedi. Cerrah bir kez daha uçağı yukarı aşağı hareket ettirmeye başladı. Arka planda bir yolcu saat 10.25.25'te ağlayarak "Kokpitte. Yapmazsak öleceğiz." dedi. On altı saniye sonra, başka bir yolcu muhtemelen yemek arabasından bahsederek "Yuvarla!" diye bağırdı. Ses kayıt cihazı, yemek arabasını koçbaşı olarak kullanarak kokpit kapısına vuran yolcuların sesini yakaladı. Cerrah 10.01.00'da manevra yapmayı durdurdu ve iki kez tekbir okudu. Ardından başka bir hava korsanına "Öyle mi? Yani, düşürelim mi?" diye sordu. Diğer korsan da "Evet, çek, aşağı çek." şeklinde cevap verdi. Yolcular saldırılarına ederken 10.02.17'de bir erkek yolcu "Yukarı kaldır!" dedi. Bir saniye sonra bir korsan "Aşağı çek. Aşağı çek." dedi. 10.02.33'te Cerrah, muhtemelen uçağın lövyesinden bahsederek Arapça "Hey! Hey! Onu bana ver! Onu bana ver! Onu bana ver! Onu bana ver! Onu bana ver! Onu bana ver! Onu bana ver! Onu bana ver!" diye bağırdı.

Uçak pike yapmaya başlarken uçağın lövyesi sertçe sağa çevrildi. Uçak ters döndü ve hava korsanlarından biri tekbir ederek bağırmaya başladı. Devam eden yolcu ayaklanmasının sesleri arasında uçak hızlandı, bağırma ve vızlama sesleri kayıt cihazı tarafından duyuldu. Ardından bir cam kırılma sesi üzerinde kokpitteki bir korsanın "Hayır!" diye bağırdığı duyuldu. Kayıt cihazı tarafından kaydedilen son kelimeler, İngilizce olarak "Yukarı çek." diyen sakin bir sesti. Ardından uçak Washington, DC'den yaklaşık 20 dakikalık mesafedeki Stonycreek, Pensilvanya'da bulunan boş bir araziye 504 knot (933 km/sa; 259 m/s; 580 mph) hızla çakıldı. Ses kayıt cihazının kaydettiği son ses 10.03.09'da kaydedildi. Son uçuş verileri 10.03.10'da kaydedildi. Yolcuların bazı aile fertleri ile soruşturma görevlileri arasında yolcuların kokpite girmeyi veya kokpit kapısını kırmayı başarıp başaramadığı konusunda bir ihtilaf var. 9/11 Komisyonu Raporu şu sonuca varmıştır: "uçağın kontrolü korsanlarda kaldı ancak yolcuların üstesinden gelmek için sadece saniyelerinin olduğuna karar vermiş olmalılar." Ses kayıtlarını dinleyen aile fertlerinin çoğu, yolcuların kokpite girdiklerine ve kokpit kapısını koruyan korsanlardan en az birini öldürdüğüne inanıyor; bazıları ise yolcuların ve korsanların, lövyeyi kontrol altına almak için mücadele ettikleri şeklinde yorumladı. Korsanların kapıyı tutma çabaları, yolcuların kokpite girmesini engellemiş olabilir.

Beyaz Saray'daki Başkanlık Acil Durum Operasyon Merkezi'nde bulunan Başkan Yardımcısı Dick Cheney başta 93 sefer sayılı uçağın düşürülmesine izin verdi, uçağın boş bir araziye düştüğünü öğrenince "Sanırım o uçakta bir kahramanlık gerçekleşti." dedi.

Kaza

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
93 sefer sayılı uçuşun kaza mahalli

Uçak; saat 10.03.11'de Indian Lake ve Shanksville, Pensilvanya yakınlarında; Somerset County'deki Stonycreek Kasabasında bulunan, PBS Coals'a ait olan ve Diamond T. Madeni olarak bilinen geri kazanılmış bir kömür açık ocak madeninin yakınındaki araziye düştü. Ulusal Ulaşım Güvenliği Kurulu, uçağın 489 knot (906 km/sa; 252 m/s; 563 mph) hızla tepetaklak bir şekilde, burun zemine 40 derece açıyla düştüğünü bildirdi. Kazanın oluşturduğu darbe, sekiz ila on fit (iki buçuk ila üç metre) derinliğinde ve otuz ila elli fit (dokuz ila on beş metre) genişliğinde bir krater oluşturdu. Uçaktaki 44 kişinin tamamı öldü. Pek çok medya raporu ve görgü tanığı, kaza saatinin 10.06 veya 10.10 olduğunu söyledi; bölgedeki sismografik verilerin ilk analizi neticesinde kazanın saat 10.06'da meydana geldiği sonucuna varıldı ancak 9/11 Komisyonu raporu, bu analizin kesin olmadığını ve geri çekildiğini belirtiyor. 9/11 Komisyonu; uçuş kayıt cihazlarının durduğu zamana, radar verilerinin analizine, kızılötesi uydu verilerine ve hava trafik kontrol iletimlerine dayanarak kazanın 10:03'te gerçekleştiğini bildirdi.

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
Uçak gövdesinin bir parçası

Yerel sakinlerden Kelly Leverknight, uçağı duyduğunda saldırı haberlerini izliyordu. "Uçağı duydum, ön kapıdan çıktım ve düşerken gördüm. Okula doğru gidiyordu, panikledim çünkü üç çocuğum da oradaydı. Sonra patlamayı duydunuz, hissettiniz ve ateş ile dumanı gördünüz." Başka bir görgü tanığı, Eric Peterson uçağı duyduğunda yukarı baktı: "Yeterince alçaktı, muhtemelen perçinleri sayabileceğimi düşündüm. Uçağın üst kısmını, altına kıyasla daha fazla görebiliyordunuz. Tepetaklaktı. Büyük bir patlama oldu ve alevleri görebiliyordunuz. Alevler, sonra duman ve ardından devasa bir mantar bulutu." Val McClatchey, uçağı duyduğunda saldırıların görüntülerini izliyordu. Uçağı kısa bir süre gördü ve ardından çarpma sesini duydu. Kaza, elektriği kesilmesine ve telefon hatlarının çalışmamasına neden oldu. McClatchey kamerasını aldı ve patlamanın çıkardığı duman bulutunun bilinen tek resmini çekti. Eylül 2011'de saldırıların 10. yıldönümünden kısa bir süre önce, Dave Berkebile tarafından kaza mahallinden 2,5 mil (4 km) uzaklıktaki bahçesinden yükselen duman bulutlarını çektiği videosu YouTube'da yayınlandı.

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
Kaza bölgesinde bulunan 93 sefer sayılı uçuşun enkazı. United Airlines'ın uçaklarında kullanılan "Battleship Grey" kaplaması görülebilir.

İlk müdahale ekipleri kaza mahalline saat 10.06'dan sonra ulaştı. Cleveland Center kontrolörleri saat 10.07'de uçağın düştüğünün farkında olmadan Kuzeydoğu Hava Savunma Sektörüne (NEADS) 93 sefer sayılı uçuşta bir bomba olduğunu ve bilinen son konumu bildirdi. Bu çağrıyla beraber silahlı kuvvetler uçuşla ilgili ilk kez bilgilendirildi. Ballinger, 93 sefer sayılı uçağa saat 10.10'da son bir ACARS mesajı gönderdi: "DC'ye yönlendirmeyin. Bu bir seçenek değil." Mesajını bir dakika sonra tekrarladı. Herndon Komuta Merkezi, saat 10.13'te FAA karargâhını 93 sefer sayılı uçuşun düştüğü konusunda uyardı. NEADS, 93 sefer sayılı uçuşun durumu hakkındaki bir güncelleme için Washington Hava Yolu Trafik Kontrol Merkezini aradı ve uçağın düştüğüne dair bilgilendirildi.

Dünya Ticaret Merkezi'nin çöküşünü haber yapan CNN muhabiri Aaron Brown saat 10.37'de kazayı duyurdu: "Raporlar alıyoruz, çok sayıda rapor alıyoruz ve bunları ne zaman onaylayıp onaylamadığımızı söylemeye dikkat etmek istiyoruz ancak Pensilvanya'da bir 747'nin düştüğüne dair bir raporumuz var ve bu noktada bu teyit edilmemiş durumda." Bunu 10.49'da bildirerek devam etti: "Bu sabah, Pensilvanya'nın batısındaki Somerset County Havalimanı'nın kuzeyinde, Pittsburgh'dan çok da uzak olmayan, yaklaşık 80 mil mesafede bir Boeing 767 jetinin düştüğüne dair bir rapor aldık. Havayolunu veya kimin uçağı olduğunu bilmiyorum, size az önce verdiklerimin ötesinde hiçbir ayrıntıya sahip değiliz."

Sonrası

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
Kaza yerinde DNA kurtarma işlemleri

93 sefer sayılı uçuş, çarpma anında şiddetli bir şekilde parçalandı. Uçak enkazının çoğu, çarpmanın oluşturduğu kraterin yakınlarında bulundu. Araştırmacılar, New Baltimore'daki çarpma noktasından 13 kilometreye kadar dağılmış kağıt ve naylon gibi üzere çok sayıda hafif parça buldular. Bazı küçük uçak parçaları ise 2,4 km uzaklıktaki Indian Lake'te bulundu. Tüm ceset kalıntıları, çarpma noktasını çevreleyen 70 dönümlük (28 hektar) bir alanda bulundu. Somerset County Adli Tıp Uzmanı Wally Miller, kalıntıların araştırılması ve tanımlanmasında rol aldı. Enkazı incelerken tespit edebildiği tek ceset parçası bir omurga parçasıydı. Miller daha sonra toplamda yaklaşık 272 kilogram ağırlığında; yaklaşık 1500 parça ceset kalıntısı, toplamın ceset kalıntılarının yaklaşık yüzde sekizini, buldu ve tanımladı. Geri kalan parçalar, çarpmanın etkisiyle yanıp kül oldu. Araştırmacılar 22 Eylül'e kadar dört, 24 Eylül'e kadar on bir kişinin cesedini tanımladı. 29 Eylül'e kadar başka birinin daha cesedini tanımladılar. 27 Ekim'e kadar 34 yolcunun, 21 Aralık'a kadar uçaktaki tüm insanların cesedi tanımlandı. Ceset kalıntıları o kadar parçalanmıştı ki, araştırmacılar uçak düşmeden önce kimin ölüp ölmediğini belirleyemediler. 40 kurbanın ölüm belgelerindeki ölüm nedenini cinayet olarak belirtildi, dört korsanın ölüm nedeni ise intihar olarak belirtildi. Kurbanların kalıntıları ve kişisel eşyaları ailelerine iade edildi. Korsanların tespit edilen kalıntıları, delil olarak Federal Soruşturma Bürosu'na (FBI) teslim edildi.

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
Motorlardan biri topraktan çıkartılırken

Araştırmacılar ayrıca çakmağa gizlenmiş bir bıçak buldular. 13 Eylül'de uçuş veri kayıt cihazını ve ertesi gün kokpit ses kayıt cihazını buldular. Ses kayıt cihazı, kraterin 8 metre (26 ft 3 in) altına gömülü olarak bulundu. FBI, başlangıçta Kongre Üyesi Ellen Tauscher ve uçakta bulunanların aile fertlerinin taleplerini reddederek ses kaydını yayınlamayı reddetti. Daha sonra 93 sefer sayılı uçuş kurbanlarının yakınlarının, 18 Nisan 2002'de kapalı bir oturumda kaydı dinlemelerine izin verildi. Zacarias Moussaoui davasının jüri üyeleri, davanın bir parçası olarak kaydı dinledi ve tutanak 12 Nisan 2006'da kamuoyuna açıklandı.

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
Amerika Birleşik Devletleri First Lady'si Michelle Obama ve olayın yaşandığı dönemin First Lady'si Laura Bush, kaza bölgesini incelerken (Eylül 2010)

93 sefer sayılı uçuştaki tüm yolcular ve mürettebat, 19 Eylül 2001'de Kongre Altın Madalyası'na aday gösterildi. Kongre üyesi Bill Shuster 2006'da bu yönde bir yasa tasarısı sundu ve 11 Eylül 2014'te madalya verildi. Madalyanın ön yüzünde "A common field one day, a field of honor forever" ve "Kongre Yasası 2011" yazılıdır. Madalyanın arka yüzünde ise 40 yıldız (yolcuların ve mürettebatın onuruna), defne dallarını tutan koruyucu bir kartal, ABD Kongre Binası'nın batı cephesi ve "11 Eylül 2001'de Pensilvanya'da hayatını kaybeden 93 sefer sayılı uçuşun yolcuları ve mürettebatını onurlandırıyoruz. Onların cesur eylemleri sonsuza dek hatırlanacak." yazısı yer almaktadır.

Beamer'in duyulan son sözleri olan "let's roll" (Türkçe: "hadi gidelim") ulusal bir slogan haline geldi. New York ve New Jersey Liman İdaresi tarafından, Newark Uluslararası Havalimanı'nın adı Newark Liberty Uluslararası Havalimanı olarak değiştirildi ve Terminal A'daki A17 kapısının üzerinde bir Amerikan Bayrağı dikildi. 93 sefer sayılı uçuş, The Flight That Fought Back, Flight 93 dahil olmak üzere çeşitli film ve belgesellere ve Uçuş 93 uzun metrajlı filmine konu olmuştur.

Kaçırılma olayının ardından United Airlines, sefer sayısı olarak "93"ü kullanmayı bıraktı. United Airlines hala Newark'tan San Francisco'ya birçok aktarmasız uçuş düzenlemektedir. Mayıs 2016 itibarıyla, hala bir Boeing 757 ile Newark'tan San Francisco'ya düzenli sabah 8.00 seferleri gerçekleştirilmektedir. Ancak artık sefer sayısı 93 değil 497'dir. Mayıs 2011'de United Airlines'ın 93 ve 175 sefer sayıları, Continental tarafından codeshare ile yeniden kullanılmaya başlanacağı bildirildi. Bu da United Airlines'ın pilotlarını temsil eden işçi sendikasında ve medyada tepki çekti. United Airlines, bunun bir hata olduğunu, sefer sayılarının "yanlışlıkla eski haline getirildiğini" ve kullanılmaya başlanmayacağını açıkladı.

Uçak

Kaçırılan uçak, Haziran 1996'da United Airlines'a teslim edilen N591UA tescilli ve 182 yolcu kapasiteli bir Boeing 757-222'ydi. 11 Eylül'de kaçırılan uçuş sırasında uçakta korsanlar dahil 37 yolcu ve yedi mürettebat vardı. 93 sefer sayılı uçuşun önceki üç aylık dönemde ortalama doluluk oranı %52 olmasına rağmen kaza günü sadece %20 doluydu. Uçakta ikisi pilot ve beşi uçuş görevlisi olmak üzere toplam 7 mürettebat bulunuyordu. Bunlar; Kaptan Pilot Jason Dahl, Yardımcı Pilot LeRoy Homer Jr. ve kabin görevlileri Lorraine Bay, Sandra Bradshaw, Wanda Green, CeeCee Lyles ve Deborah Welsh idi.

Hava korsanları

Uçağı kaçıran dört el-Kaide mensubunun lideri Ziyad Cerrah'tı. Lübnanlı Cerrah, orta sınıf bir ailenin çocuğu olarak Beyrut'da doğdu ve seküler bir şekilde yetiştirildi. Pilot olmak istiyordu. 1996'da kuzeniyle Greifswald, Almanya'ya taşındı ve Greifswald Üniversitesinde Almanca kursuna kaydoldu. Bir yıl sonra Hamburg'a taşındı ve Hamburg Uygulamalı Bilimler Üniversitesinde havacılık mühendisliği okumaya başladı. Hamburg'da dindar bir Müslüman oldu ve radikal Hamburg hücresiyle ilişkilendirildi.[kime göre?]

Cerrah, Kasım 1999'da Hamburg'dan ayrılıp Afganistan'a gitti ve orada üç ay geçirdi. Bu sırada, Ocak 2000'de El-Kaide lideri Usame bin Ladin ile görüştü ve ona sadakat yemini etti. Ocak ayının sonunda Hamburg'a döndü ve Şubat ayında, pasaportunun çalındığını bildirerek önceki seyahatlerinin damgalarını içermeyen yeni bir pasaport aldı. Mayıs 2000'de Berlin'deki ABD Büyükelçiliği'nden vize aldı ve uçuş dersleri almak için Florida'ya taşındı. Ayrıca sokak dövüşü ve kendini savunma teknikleri eğitimi almaya başladı. Kasım 2000'de pilot lisansını aldı. Saldırılardan önceki aylarda Almanya'daki kız arkadaşı Aysel Şengün'le ve Lübnan'daki ailesiyle iletişimini sürdürdü. Bu yakın temas, komplonun taktik lideri olan Muhammed Atta'yı endişelendiriyordu. El-Kaide planlamacıları Cerrah'ın plandan vazgeçmesi durumunda yerini Zacarias Moussaoui'nin almasını düşünmüş olabilirler.

Dört hava korsanı, kokpite saldırmak ve mürettebatı alt etmek için eğitildi ve üçü 93 sefer sayılı uçuş sırasında Cerrah'a eşlik etti. Birinci hava korsanı Ahmed en-Nami, 28 Mayıs 2001'de United Airlines'ın 175 sefer sayılı uçuşunu kaçıran Hamza el-Gamdi ve Muhand eş-Şehri ile beraber altı aylık turist vizesiyle Miami, Florida'ya geldi. İkinci hava korsanı Ahmed el-Haznavi, 8 Haziran'da American Airlines'ın 11 sefer sayılı uçuşunu kaçıran Vail eş-Şehri ile Miami'ye geldi. Üçüncü hava korsanı Said el-Gamdi, 27 Haziran'da 175 sefer sayılı uçağı kaçıran Fayez Banihammad ile Orlando, Florida'ya geldi.

3 Ağustos 2001'de, beşinci hava korsanı olarak planlanan Muhammed el-Kahtani, Dubai'den Orlando'ya uçtu. Yanında bulunan 2.800 dolar ile geçinebileceğinden ve tek yön bilet kullandığı için yasa dışı bir göçmen olma niyetinde olduğundan şüphelenen yetkililer Kahtani'yi sorguladı. Sorgunun ardından sınır dışı edildi ve Dubai'ye geri gönderildi. Dubai'ye gönderildikten sonra Suudi Arabistan'a döndü. Cerrah ile el-Gamdi'nin pasaportları, 93 sefer sayılı uçuşun kaza mahallinde bulundu.

Kaçırılan diğer üç uçuşun hepsinde beşer korsan olmasına rağmen 93 sefer sayılı uçuşta yalnızca dört korsan olması, 20. hava korsanı spekülasyonlarına yol açtı. 9/11 Komisyonu, Muhammed el-Kahtani'nin bu rol için olası aday olduğunu ancak bir ay önce Amerika Birleşik Devletleri'ne girişi reddedildiği için katılamadığını düşünüyor.

Olası hedefler

Korsanlar 93 sefer sayılı uçuşu hedeflerine ulaştıramadığı için, uçağın çarpılması amaçlanan yer hiçbir zaman kesin olarak doğrulanmadı. Saldırılardan önce Halid Şeyh Muhammed, Usame bin Ladin ve Muhammed Atıf; potansiyel hedeflerin bir listesini oluşturmuştu. Bin Ladin, Beyaz Saray'ı ve Pentagon'u yok etmek istiyordu. Halid Şeyh Muhammed, Dünya Ticaret Merkezi'ne saldırmak istiyordu ve üçü de Kongre Binası'nı vurmak istiyordu. Hedeflerin ilk seçimine başka kimse dahil olmadı. Bin Ladin, 11 Eylül planlamacısı Remzi bin eş-Şeybe'ye Kongre Binası'ndan ziyade Beyaz Saray'ı hedef olarak tercih ettiğini ve bunu Muhamed Atta'ya söylemesini söyledi. Atta, bin eş-Şeybe'yi bunun zor olacağı konusunda uyardı, ancak Beyaz Saray'ı olası hedeflerin arasına eklemeyi kabul etti ve Beyaz Saray'ın çok zor olması durumunda Kongre Binası'nı alternatif olarak tutmalarını önerdi. Sonunda Atta, bin eş-Şeybe'ye Cerrah'ın Kongre Binası'nı vurmayı planladığını söyledi. Atta kısaca bir nükleer tesisi vurma olasılığından bahsetti, ancak diğer saldırı pilotlarının karşı çıkması üzerine geri adım attı. Saldırılardan iki gün önce Atta ve bin eş-Şeybe arasında bir değiş tokuşa dayanarak Beyaz Saray dördüncü uçak için birincil hedef, Kongre Binası ise ikincil hedef olacaktı. Herhangi bir pilot amaçlanan hedefe ulaşamazsa, uçağı düşürecekti.

Saldırılardan hemen sonra amaçlanan hedefin Camp David'in olduğu yönünde spekülasyonlar başladı. Yakalanan El Kaide üyesi Ebu Zübeyde'nin ifadesine göre, ABD yetkilileri amaçlanan hedefin Beyaz Saray olduğuna inanıyordu. El Cezire muhabiri Yosri Fouda, Halid Şeyh Muhammed ve bin eş-Şeybe ile yaptığı röportajının ardından 93 sefer sayılı uçuşun Kongre Binası'na doğru gittiğini söyledi. 9/11 Komisyonu Raporu, mürettebatın ve yolcuların Beyaz Saray'ın ya da Kongre Binası'nın yıkımını önlemedeki eylemlerine değindi. Şeyh Muhammed'in başka bir ifadesine göre bin Ladin, hedef olarak Beyaz Saray yerine Kongre Binası'nı tercih etti. Bin Ladin'in şoförü Salim Hamdan, kendisini sorgulayanlara uçağın Kongre Binası'na gittiğini bildiğini söyledi.

Savaş uçaklarının tepkisi

Andrews Hava Kuvvetleri Üssü konuşlu bir savaş pilotu olan Billy Hutchison; uçuş esnasında dürbününde 93 sefer sayılı uçuşu gördüğünü, önce eğitim mermilerini motora ve kokpite ateşlemeyi ve ardından uçağa kendi jeti ile çarpmayı planladığını söyledi. Açıklaması, Lynn Spencer'ın Touching History adlı kitabında yayınlandı. 9/11 Komisyonunun Kıdemli Danışmanı John Farmer, Hutchison'ın filosu 93 sefer sayılı uçuşun düşmesinden yaklaşık 30 dakika sonra, 10:38'e kadar kalkış yapmamış olduğuna ve bundan dolayı bunun imkansız olduğuna işaret etti. 9/11 Komisyonu, Hutchison'a neden yalan söylediğini sorduğunda, cevap vermeyi reddetti ve odadan dışarı çıktı.

D.C. Hava Ulusal Muhafızlarının 121. Savaş Uçağı Filosundan iki F-16 pilotu, Marc Sasseville ve Heather "Lucky" Penney, scramble uçuşu için kalkış yaptı ve 93 sefer sayılı uçuşu durdurmaları emredildi. Pilotlar, jetlere cephane doldurmak için zamanları olmadığı için uçağa çarpmak niyetindeydiler. Çünkü 11 Eylül'den önceki günlerde, Washington, D.C.'de nöbet tutan cephane yüklü uçak yoktu. 93 sefer sayılı uçuşa asla ulaşamadılar ve düştüğünü saatler sonrasına kadar öğrenmediler.

Kuzey Amerika Havacılık ve Uzay Savunma Komutanlığı (NORAD) 9/11 Komisyonuna, eğer düşmemiş olsaydı 93 sefer sayılı uçuşun Washington, D.C.'ye ulaşmadan önce savaş uçakları tarafından durdurulmuş olacağını belirtti ancak komisyon, NORAD'ın uçağın düşene kadar kaçırıldığını bile bilmediğini söyleyerek buna karşı çıktı ve düşmeseydi muhtemelen 10.23'te Washington'a varmış olacağı sonucuna vardı. 9/11 Komisyon Raporu, NEADS pilotlarının kaçırıldığı düşünülen Delta Air Lines'ın 1989 sefer sayılı uçuşunu takip ettiğini belirtti. Komisyon ayrıca NORAD'ın ve FAA'nın yanlış ifade verdiğini tespit etti.

Anıtlar

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
93 Sefer Sayılı Uçuş Ulusal Anıtı

Saldırıları takip eden günlerde kaza mahallinde, ziyaretçiler tarafından bırakılan eşyalar ile kendiliğinden geçici bir anıt oluştu. Ülkenin dört bir yanındaki vakıflar, kazadan sonraki bir ay içinde kazada ölenlerin anma törenlerini finanse etmek için para toplamaya başladı.

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu 
Ulusal 11 Eylül Anıtı'nın güney havuzu

Saldırılardan iki yıl sonra federal yetkililer, kalıcı bir anıt için tasarım önerileri yapmaktan sorumlu 93 Sefer Sayılı Uçuş Ulusal Anma Danışma Komisyonu'nu kurdu. 93 sefer sayılı uçuşun düştüğü Pensilvanya'daki alana bir anıt oluşturmak için ulusal bir tasarım yarışması düzenlendi. 7 Eylül 2005 tarihinde 1.011 başvuru arasından "Crescent of Embrace" adlı tasarım kazandı. Alan planı, dış tarafa yay şeklinde dikilmiş şeker akçaağacı ve kırmızı akçaağaç ile büyük hilal şeklinde bir patikadan oluşuyordu. Bu tasarım; finansman, boyut ve görünüm konusunda muhalefetle karşılaştı. Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Charles H. Taylor, projenin "gerçekçi olmadığı" nedeniyle 10 milyon dolarlık federal fonları bloke etti. Cumhuriyetçi Kongre liderleri daha sonra Taylor'ı siyasi baskıya boyun eğmeye ikna etti ve federal fonlar onaylandı. Önerilen tasarımda bulunan ve İslam sembolü olan hilal şekli nedeniyle bir takım eleştiriler aldı. 31 Ağustos 2009'da, uçağın düştüğü arazinin sahipleri ile Millî Park Hizmeti arasında 9,5 milyon dolar karşılığında arazinin satın alınmasına izin veren bir anlaşma açıklandı. Kazada ölenlerin isimlerinin yazdığı beyaz mermerli bir duvarın yer aldığı anma alanı, 10 Eylül 2011'de -kazanın 10. yıldönümünden bir gün önce- açıldı. Hem ziyaretçi merkezine hem de anıta bakan bir tepede 10 Eylül 2015'te beton ve camdan oluşan bir ziyaretçi merkezi açıldı. İsimlerin yazdığı duvarın uçuş yolu ile uyumlu hale getirilmesi ve son parça olan "Sesler Kulesi", 9 Eylül 2018'de düzenlenen bir törenle adanmıştır.

2003 yılında, uçaktaki uçuş görevlilerinden biri olan CeeCee Lyles'ın memleketi Fort Pierce, Florida'da bir heykeli dikildi. O zamandan beri, saldırıların birçok anıtından biri olarak ulusal düzeyde tanınmıştır. 9 Ağustos 2007'de, Somerset County'de, 93 Sefer Sayılı Uçuş Ulusal Anıtının yakınında, U.S. 219'un bir kısmı, Flight 93 Memorial Highway (Türkçe93 Sefer Sayılı Uçuş Anma Karayolu) olarak ortak adlandırıldı. Ulusal 11 Eylül Anıtı'nda 93 sefer sayılı uçuşun kurbanlarının adları, güney havuzundaki S-67 ve S-68 panellerine yazmaktadır.

Kaynakça

ile ilgili metin bulabilirsiniz.

Tags:

United Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu UçuşUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu SonrasıUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu UçakUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu Hava korsanlarıUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu Olası hedeflerUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu Savaş uçaklarının tepkisiUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu AnıtlarUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu KaynakçaUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu Dış bağlantılarUnited Airlines'ın 93 Sefer Sayılı Uçuşu11 Eylül saldırılarıAmerika Birleşik DevletleriBoeing 757El-KaideHava korsanlığıKaliforniyaNew JerseyNewark Liberty Uluslararası HavalimanıPensilvanyaSan Francisco Uluslararası HavalimanıSomerset County, PensilvanyaUnited Airlines

🔥 Trending searches on Wiki Türkçe:

MısırSelahaddin EyyubiYavuz AğıralioğluCemal GürselHakan FidanJül SezarUEFA Şampiyonlar Ligi finalleri listesiFitreKanadaMilliyet (gazete)Şeyh Said İsyanıAnkara'da 2019 Türkiye yerel seçimleriİslam'da peygamberler ve elçilerÖmer SeyfettinTürkiye'deki millî parklar listesiKız KulesiKayseri'de 2024 Türkiye yerel seçimleriMastürbasyonBirol AydınYouTubeSanayi DevrimiHomojen ve heterojen karışımlarDeterminizmİstiklâl MarşıÖzgür ÖzelDîvân-ı HümâyunNizâm-ı CedîdBirleşik KrallıkOgeday GirişkenHudutsuz SevdaFacebookKösem SultanTürkiye cumhurbaşkanıAnavatan PartisiTürkiyeSarallarI. MehmedMontrö Boğazlar SözleşmesiYılmaz BüyükerşenAnal seksUEFA Şampiyonlar LigiEşekle cinsel ilişki1994 Türkiye yerel seçimleriFutbolErdal ÖzyağcılarGaddar (dizi)Atatürk DevrimleriYabani69 (seks pozisyonu)HIVGelecek PartisiAlparslan ArslanCinsel ilişkiMeslekler listesiYunanistanKenan SofuoğluGalatasaray (futbol takımı)I. BayezidAvustralyaAlmanyaMert YazıcıoğluÇalıkuşu (roman)TürklerMurat Kurumİbn SinaMuhammed AliAli YerlikayaKaramanoğulları BeyliğiKızıl GoncalarEf'âl-i mükellefînArka Sokaklar karakterleri listesiAlâeddin Bey (Osman Gazi'nin oğlu)Metin AkdülgerAsporça HatunHIV/AIDSNazi AlmanyasıTürk edebiyatında Kurtuluş Savaşı konulu romanlar🡆 More