Ankara Zafer Anıtı: Ankara'da bulunan bir anıt

Zafer Anıtı, Ankara'nın Altındağ ilçesindeki Ulus Meydanı'nda bulunan, Anadolu’daki Millî Mücadele’nin hatırasını yaşatmak üzere 1927'de yapılmış anıttır.

Zafer Anıtı
Ankara Zafer Anıtı: Tarihçe, Detayları, Simgeleşmesi
Anıtın önden görünümü (2021)
Eski ad(lar)Yeni Gün Anıtı
Genel bilgiler
DurumTamamlandı
TürAnıt
KonumUlus Meydanı, Altındağ, Ankara
Koordinatlar39°56′30″K 32°51′17″D / 39.94167°K 32.85472°D / 39.94167; 32.85472
Başlama1925
Tamamlanma1927
Açılış24 Kasım 1927
Teknik ayrıntılar
MalzemeBronz, andezit ve mermer
Tasarım ve inşaat
Mimar(lar)Heinrich Krippel

Yeni Gün gazetesi öncülüğünde 1925 yılında açılan uluslararası yarışma sonucu yaptırılan anıt, Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel tarafından tasarlanmıştır. Açılışı 24 Kasım 1927 tarihinde yapılmıştır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü Sakarya adlı atı üzerinde tasvir eden, mermer bir kaide üzerine yerleştirilmiş bir heykel, sırtında top mermisi taşıyan bir kadın ile iki asker heykeli ve betimleyici rölyeflerden oluşur.

Zafer Anıtı, çevresindeki yapılarla bütünleşerek hem mekânın hem de Cumhuriyet'in simgelerinden biri haline gelmiştir. Cumhuriyet tarihiyle ilgili akademik araştırmalara en çok konu edilen eserlerdendir.

Tarihçe

Anıt fikrinin doğuşu ve yarışma

Ankara'da Kurtuluş Savaşı ve sonrasında kazanılan zaferleri anlatan bir anıt inşa edilmesine yönelik ilk düşünce, dönemin Yeni Gün gazetesinin sahibi Yunus Nadi Bey tarafından ortaya atıldı. Yunus Nadi Bey'e göre Cumhuriyet'in ilanıyla sonuçlanan bu ulusal mücadele ruhunun somutlaştırılarak gelecek nesillere aktarılması elzemdi. Bu motivasyonla işe başlayan gazeteci, halkın da desteğini alarak hükûmet yetkililerini bu işe ikna etme yoluna girişti.

Söz konusu anıtın Ankaralılardan toplanan yardım paralarıyla finanse edilmesi planlanırken, nasıl bir eserin inşa edileceğine karar vermek adına uluslararası bir yarışma düzenlenmesi kararlaştırıldı. Akabinde ise ortaya çıkacak eserin hangi özellikleri taşıması gerektiğiyle ilgili olarak bir şartname hazırlanarak Yeni Gün gazetesinde yayımlandı.

İlân edilen hususlarda anıtın esas olarak bu mücadeleye önderlik etmiş olan Mustafa Kemal Atatürk'ü tasvir etmesi ve eserde kullanılacak olan her bir detayın ulusal mücadele ruhunu başarıyla yansıtması gerektiği yazıyordu. Savaşın nasıl seyrettiğinin yanı sıra Atatürk'ün fiziksel özelliklerinin ve karakterinin de detaylı bir şekilde anlatıldığı metindeki Anadolu köylüsünün, Türkiye’nin gerçek sahibi olduğuna ilişkin ifade ise Türk halkının savaş süresince yaptığı fedakârlıkların görmezden gelinmemesi gerektiğini vurgulamaktaydı. Yani belirtilen koşullar doğrultusunda, Türk Kurtuluş Savaşı'nın altında yatan ideolojinin Atatürk'ün bedeni üzerinden sembolize edilmesine yönelik bir beklenti söz konusuydu.

1924 yılında açılan yarışmayı, Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel kazandı. 1925 yılında özel bir davet üzerine Türkiye'ye gelen sanatçı, Çankaya Köşkü'nde bir hafta kadar misafir edilerek yapacağı çalışmada kullanmak üzere Atatürk'ün portre çizimlerini tamamladı.

Anıtın yapımı ve açılış töreni

Yapımına 1925 yılında başlanan anıtın bronz heykelleri, Viyana merkezli VDM Metals (Vereinigte Deutsche Metallwerke) tesislerinde üretildi. Anıt, başlangıçta Taşhan'nın (sonradan yerine Sümerbank Genel Müdürlük Binası inşa edilmiştir) önündeki alana yerleştiridi ve kampanyanın başlamasına vesile olan gazeteyi onurlandırmak adına "Yeni Gün Anıtı" olarak isimlendirildi. Açılışı ise 24 Kasım 1927 tarihinde düzenlenen törenle yapıldı.

Başbakan İsmet Bey ve mülki erkânın yanı sıra dönemin Avusturya büyükelçisinin de katıldığı törende, Yunus Nadi'nin konuşmasının ardından Türk şair Mehmet Emin Bey, bu anıt için yazdığı "Kavminin Bir İdam Günündeydi Ki..." isimli şiirini okudu. Etkinlik sonunda dönemin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Kâzım Bey, Türk bayrağı ile sarılı anıtın kurdelesini keserek eseri katılımcıların takdirine sundu.

Resmî tören noktası olarak kullanımı

Açılışı yapıldığı tarihten Anıtkabir'in inşasına kadar geçen süreçte bütün önemli sayılan anma ve kutlama etkinliklerine ev sahipliği yapacak olan Zafer Anıtı, Atatürk'ün ölümünün ardından resmî tören düzenlenen noktalardan biri oldu. 16 Kasım 1938 tarihinde, başbakan Celâl Bayar ve milletvekillerinin katılım gösterdiği törene Ankara Üniversitesi'nin öğretim üyeleri ile öğrenciler de eşlik ederek anıta çelenk bıraktılar.

Detayları

Ankara Zafer Anıtı: Tarihçe, Detayları, Simgeleşmesi 
Polatlı yönünden gelmekte olan düşmanı gözetleyen Mehmetçik

Zafer Anıtı, bir kaidenin üstünde yükselen Atatürk heykeli ile bunun etrafına üçgen planlı olarak yerleştirilmiş üç heykelden oluşur. Bronzdan imal edilen heykeller, Ankara taşı kullanılarak tasarlanmış bir platformun üzerinde yer alır. Atatürk heykelinin bulunduğu ana kaide ise mermerdir. Türk askerini temsil eden iki adet Mehmetçik heykeli anıtın sağ ve sol önünde bulunurken, Milli Mücadele ruhunun sivil kahramanlarından biri olarak kabul edilen Kara Fatma'dan öykünerek tasarlanan "Türk kadını" figürü ise Anadolu kadınlarının cephe gerisindeki fedakârlıklarına atıfta bulunarak anıtın arkasına konumlandırılmıştır. Bu karakterler, Türk halkının Kurtuluş Savaşı sırasındaki milli birliğini ve dayanışmasını temsil etmektedir.

Etrafındaki diğer çağdaş yapılarla sıkı bir etkileşimde bulunan anıtın konumlandırılması, modern bir başkent inşası düşüncesinin somutlaştırılmasında da kayda değer bir rol oynamıştır. Anıtın ilk meclis binası ve Ankara Garı'na bakacak şekilde yerleştirilmesiyle Ankara'ya gelen sivillerin veya yabancı devlet adamlarının söz konusu yapılardan dışarı çıktıktan sonra şehirde ilk gördükleri şeyin bu anıt olması hedeflenmiştir. Bu durum ayrıca Türkiye’nin yüzünü batıya döndüğünün bir nişanesi olarak yorumlanır. Öte yandan; anıt için Osmanlı döneminden beri şehrin merkezi durumunda olan Ulus Meydanı'nın (eski adıyla Taşhan Meydanı) tercih edilmesi de tesadüf değildir. Her gün binlerce insanın çeşitli sebeplerle uğradığı bu meydanda insanların anıt ve çevresinde zaman geçirmesini sağlayacak peyzaj düzenlemeleri yapılarak vatandaşların Cumhuriyet ideolojisini içselleştirmesi ve milli mücadele ruhunun belleklerde taze tutulması amaçlanmıştır.

Ankara Zafer Anıtı: Tarihçe, Detayları, Simgeleşmesi 
Sakarya isimli atının üzerinde betimlenmiş olan Atatürk heykeli

Atatürk heykeli

Tek partili dönemde dikilen Atatürk heykellerinin ortak özelliği, Mustafa Kemal'in ekseriyetle askeri üniforması içinde tasvir edilmesidir. Zafer Anıtı için açılmış olan yarışmanın şartnamesinde Atatürk'ün sivil vaziyette betimlenmesi istenmiş olmasına rağmen anıtın Kurtuluş Savaşı sürecini ve sonrasında kazanılan zaferi anlatıyor oluşu, Gazi Paşa figürünün bu eserde de asker kıyafetleri içinde ve Sakarya isimli atının üzerinde kurgulanmasına yol açmıştır. Sanatçı Heinrich Krippel ise 7 Aralık 1927 tarihinde Cumhuriyet gazetesine verdiği bir röportajda "Gazi Hazretleri’nin bu heykelde bilhassa sivil olarak tasvir edilmeleri arzusu izhar edilmişti. Binaenaleyh sivil elbise giymiş olmalarına rağmen kendilerini, uzak bir istikbalde bile, bir fatih şeklinde gösterebilecek olan bir vaziyet intihab ettim." diyerek Atatürk'ü savaş meydanında mücadele veren bir askerden ziyade ufka ve geleceğe bakarken resmettiğini ifade etmiştir. Sakarya'nın burun deliklerinin açık, kuyruğunun dik ve dizginlerinin gergin oluşu ise cesaret ve atılganlığa yapılmış bir göndermedir. Ayrıca bu heykel, Mustafa Kemal henüz hayattayken yapılmış olan benzerleri arasındaki en büyük Atatürk heykelidir.

Kaide

Ankara Zafer Anıtı: Tarihçe, Detayları, Simgeleşmesi 
Silah arkadaşlarını cepheye yönlendiren Mehmetçik

Türkiye'deki Atatürk heykellerinin sınıflandırılması adına Nutuk dikkate değer bir kriterdir. Zira Nutuk'un Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde okunmasından önce dikilen heykel ve anıtlarda kitabeye sık rastlanmaz. Zafer Anıtı'yla birlikte ise Nutuk'un yazılı veya metaforik olarak kompozisyonlara dahil edilmesi geleneği başlamıştır.

Anıtın farklı cephelerine işlenen rölyeflerde Türk halkının kökeni, Kurtuluş Savaşı'nın tarihçesi ve Atatürk'ün Ankara'ya gelişi gibi konular anlatılırken; daralarak yükselen kaidenin etrafını çevreleyen kuşağa "Türk milleti, muzaffer istihlas ve istiklal cidalini ve muazzam asri inkılaplarını, en manidar bir remz ile, en iyi ifade edebilecek şekli, yukarki hakiki timsalde buldu." sözü işlenmiştir.

Kullanılan figürler halka aktarılmak istenen fikirlerin görsellik aracılığıyla somutlaştırılmasına hizmet ederken kaidenin etrafında bulunan yazılar ise aktarılmak istenen mesajların metinleştirilerek ve bir nevi afiş görevi üstlenerek pekiştirilmesine olanak sağlamıştır. Zafer Anıtı'nda yazılı anlatıma da yer verilmesi, önceki dönem heykelleriyle kıyas yapıldığında bir ilk niteliği taşır.

Ön yüz

Mermer kaidenin daralarak yükselen ön yüzünde dört adet doğmakta olan güneş motifi ve bunları kuşatan bir çelenk bulunur. Hemen altındaki çerçevede ise Mustafa Kemal Atatürk'ün Erzurum'da millî mücadele faaliyetlerine devam ederken İstanbul'daki yönetime çektiği bir telgraf vasıtasıyla askerlik mesleğinden istifa ettiğini bildiren "Artık badema, sine-i millete bir ferdi mücahit olarak çalışacağım." sözü yer almaktadır.

Ankara Zafer Anıtı: Tarihçe, Detayları, Simgeleşmesi 
Kaidenin arka yüzündeki rölyef

Arka yüz

Kaidenin arka yüzünde, devrilmiş bir çınar ağacı ile onun gövdesinden filizlenen bir hayat ağacı motifi bulunur. Bu çınar çökmüş olan Osmanlı İmparatorluğu'nu temsil ederken, yeşeren taze dallar ise genç Türkiye Cumhuriyeti'ni simgelemektedir. Erken Cumhuriyet dönemi eserlerinde, Türk Tarih Tezine referansla, Osmanlı'yı anımsatacak figürlerden kaçınıp Türklükle daha çok özdeşleştirilen bozkurt temasının kullanımı yaygın olsa da Zafer Anıtı'nda böylesi bir gönderme yapılması dikkat çekicidir.

Arka yüzün altındaki çerçevede; Namık Kemal‘in Vatan Mersiyesi'nde her kıtada tekrarlanan "Yoğimiş kurtaracak bahtı kara mâderini" ifadesine yanıt olarak Atatürk’ün 13 Ocak 1921 tarihli şu sözü yer alır; "Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."

Sağ yüz

Mermer kaidenin güneyinde kalan sağ yüzünde iki adet rölyef bulunur. Üst taraftaki kabartmada Sakarya’da düşmanı yenen Türk askeri betimlenirken, alttaki sahnede Başkomutanlık Meydan Muharebesi'ndeki Atatürk ve silah arkadaşlarına yer verilmiştir. İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak da bu kabartmada yer alan isimlerdendir. "Düşman ordusunu vatanın harimi ismetinde boğarak, behemahal naili halas ve istiklal olacağız. 6 Ağustos 1919" ifadesi bu cepheye işlenmiştir.

Sol yüz

Ankara Zafer Anıtı: Tarihçe, Detayları, Simgeleşmesi 
Cepheye mermi taşırken tasvir edilen Türk kadını

Anıtın kuzeyinde kalan sol yüzünde de iki kabartma yer alır. Bunlardan ilki bir zafer kompozisyonudur. Türk askerinin yaptığı bir resmi geçit esnasında Türk Bayrağı karşısında selam veren işgalci ordular resmedilmiştir. Alttaki rölyefte ise kucağında çocuğu olan bir kadının cephane yüklü bir kağnıyı çektiği görülür. Sahnedeki kadını, arabanın arkasından yürüyüp ellerinde tüfek taşıyan ihtiyarlar ve bir çocuk takip eder. Cinsiyet ve yaş fark etmeksizin millî mücadeleye destek veren Türk köylüsünün anlatıldığı bu yüzde Atatürk'ün Dumlupınar'da kazanılan zaferin ardından dile getirdiği "Düşmanın ana sıra asliyesi imha edilmiştir. Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri." sözü de yer alır.

Türk kadını heykeli

Zafer Anıtı kompozisyonunu oluşturan yardımcı figürlerden birisi de mermer kaidenin arkasında kalan ve diğer heykellerin tersi istikamette konumlandırılmış olan 'Türk kadını' heykelidir. Başında yemenisi, üzerinde şalvarı, ayağında yün çorapları ve çarığıyla tasvir edilen bu figür; dönemin Anadolu kadınına dair kıyafet kodunu başarıyla yansıtır. Kayalıkların üzerinde ve omzunda bir sahra obüs mermisi taşırken betimlenmiş olan heykel, Türk kadının Kurtuluş Savaşı yıllarında cephe gerisinde gösterdiği kahramanlık anılarına gönderme niteliği taşır. Pek çok kaynak bu Türk kadını stereotipinin savaşın sivil kahramanlarından biri olan Fatma Seher Erden'den esinlenerek oluşturulduğunu yazsa da Afet İnan'ın hatıralarında heykele ilham olan asıl kişinin Dumlupınar'da yaşayan ve savaş sırasında bizzat bu olayı deneyimleyen bir köylü kadın olduğu yazılıdır. Nihayetinde o dönemden günümüze ulaşan savaş anıları göz önünde bulundurulduğunda kadınların cepheye silah ve cephane taşınmasında aktif olarak rol aldığı bilinen bir gerçektir. Zafer Anıtı'ndaki Türk kadını heykeli ise bu zaferin kazanılmasında başta kadınlar olmak üzere bütün sivillerin üstlendiği role vurgu yapmaktadır.

Kaidenin solundaki rölyef
Kaidenin önündeki güneş motifleri ve Atatürk'ün 1919 tarihli sözü
Kaidenin sağındaki rölyef

Simgeleşmesi

Kent merkezindeki en eski meydanda konumlanmış olmasının yanı sıra etrafındaki diğer erken Cumhuriyet dönemi yapılarıyla kurduğu mekânsal ilişki sayesinde Zafer Anıtı, zaman içerisinde Ankara'nın en önemli simgelerinden biri haline gelmiştir. Kartpostallara, posta pullarına ve film sahnelerine konu olan anıtın popülerleşme serüvenindeki ilk adım; 1939-1952 yılları arasında Türk lirasının üzerinde resminin yer almış olmasıdır.

Ankara Zafer Anıtı: Tarihçe, Detayları, Simgeleşmesi 
E2 grubu banknotlardan 2.5 ₺ değerindeki ve arka yüzünde Zafer Anıtı'nı bulunduran para

İkinci Emisyon Grubunun bir parçası olarak ilk defa 25 Nisan 1939 tarihinde tedavüle giren ve arka yüzünde Zafer Anıtı'nı barındıran 2.5 ₺ değerindeki bu banknotlar 15 Temmuz 1952 tarihinde sürümden kaldırılmıştır. İlk defa Sovyet yönetmen Sergey Yutkeviç'in 1934 tarihli Türkiye'nin Kalbi Ankara isimli filminde kayda alınan Zafer Anıtı; Mehmetçik figürlerinin ve atının üzerindeki Mustafa Kemal Atatürk'ün ayrıntılı bir şekilde seyirciye aktarıldığı önemli yapımlardan biridir. Filmde havadan ve Ulus Meydanı'nın çeşitli noktalarından çekim yapılmış, hepsinde de Zafer Anıtı merkeze konumlandırılmıştır.

Anıtın görüntülendiği ikinci önemli yapım, 1952 tarihli Five Finger filmidir. İlyas Bazna'nın İkinci Dünya Savaşı sırasındaki casusluk faaliyetlerinden esinlenerek çekilen filmde Zafer Anıtı daha önce görüntülenmiş olduğundan farklı bir konumda yer alır ki bunun sebebi açıldığı tarihten sonra meydana gelen yer değişiklidir. Dolayısıyla Yutkeviç'in çekimleri, anıtın eski konumuna dair eldeki tek veridir. Öte yandan Five Finger'da anıtın gece saatlerinde ışıklandırılmış görüntülerine de rastlamak mümkündür.

1966 tarihli Meydan Köpeği ise Zafer Anıtı'nın kayda alındığı ilk yerli Türk filmi olma özelliği taşır. 1969 yılında yayımlanan Aşk Mabudesi ise anıtın dekor ve arka plan olarak kullanıldığı ikinci Yeşilçam filmidir. Darül Muallim Mektebi’nin yanması, Taşhan'ın yıkılması ve anıtın yerinin değiştirilmesi gibi durumları belgeleyen bu filmler; anıt ile içinde ve etkileşimde bulunduğu mekanın gözlemlenmesi adına dikkate değer kanıtlar sunar. Hepsinde de şehir merkezi olarak Ulus Meydanı ve meydanın simge yapısı olarak Zafer Anıtı kullanılmıştır. Söz konusu filmlerde anıt çevresinde yapılan resmi törenlere de rastlamak mümkündür.

Kaynakça

Tags:

Ankara Zafer Anıtı TarihçeAnkara Zafer Anıtı DetaylarıAnkara Zafer Anıtı SimgeleşmesiAnkara Zafer Anıtı KaynakçaAnkara Zafer AnıtıAltındağAnkaraAnıtTürk Kurtuluş SavaşıUlus Meydanı

🔥 Trending searches on Wiki Türkçe:

Türk Silahlı KuvvetleriBir sonraki Türkiye genel seçimleri için yapılan anketlerPanathinaikos (futbol takımı)Amed SFKHeteroseksüellikI. SüleymanVajinaTeşkilat (dizi)ParasetamolAvustralyaEkin Koçİnsan haklarıAziz SancarSabahattin AliM9 (İstanbul metrosu)DeizmKurtlar Vadisi PusuNakşibendilikDemokrat Parti (2007)Trabzonspor başkanları listesiPKKMedcezir (dizi)Emniyet Genel MüdürlüğüMüsavat DervişoğluTevfik FikretAlexias HatunBinali YıldırımMuhammedŞanlıurfaAlev tahtakurusuXNXXMetin AkpınarAişeII. MahmudIsaac NewtonGame of ThronesAnneler GünüMehmet Yılmaz AkSuriyeGalata KulesiSusurluk KazasıTeşkîlât-ı Esâsiye KanunuBakteriJaponyaAlparslan TürkeşMillî EdebiyatAllah'ın isimleriUğur YücelMudanya MütarekesiTBMM 28. dönem milletvekilleri listesiGaffar OkkanPanteizmYeniçeriThomas EdisonPornhubEdin DžekoOkulAgnostisizmI. Dünya SavaşıMilliyet (gazete)TrabzonsporAyşe Sibel YanıkömeroğluÇetin DoğanÖzgür ÖzelCelâl ŞengörTürk Hava YollarıMehmet ŞimşekMillî Savunma Bakanlığı (Türkiye)15 Temmuz Darbe GirişimiİSKİ yolsuzluk skandalıBiyopsiKenan İmirzalıoğluUluslararası telefon kodları listesiPîrî Mehmed PaşaAsitTalat PaşaPorno filmNOW (Türkiye)🡆 More